İlgili Sonuçlar

• kümes (n.)
  مكان ضيق
  daha fazlası ...
• cefa (n.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• daraltmak
  ضَيقَ
  daha fazlası ...
• darlık (n.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• dar (adj.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• gerginleşmek (v.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• ensiz (adj.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• zorluk (n.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• ıstırap (n.)
  ضيق
  daha fazlası ...
• boğaz (n.)
  واد ضيق
  daha fazlası ...
• dere (n.)
  ممر ضيق
  daha fazlası ...
• kulvar (n.)
  ممر ضيق
  daha fazlası ...
• kısıtlamak (v.)
  ضيق على
  daha fazlası ...
• kriz (n.)
  ضيق مالي
  daha fazlası ...
• sabırsız (adj.)
  ضيق الصدر
  daha fazlası ...
• dar (n.)
  ممر ضيق
  daha fazlası ...
• hiddetli (adj.)
  ضيق الخلق
  daha fazlası ...
• öfkeli (adj.)
  ضيق الخلق
  daha fazlası ...
• görgüsüz (adj.)
  ضيق الأفق
  daha fazlası ...
• geçenek (n.)
  درب ضيق
  daha fazlası ...
• asabi (adj.)
  ضيق الخلق
  daha fazlası ...
• boğaz (n.)
  ممر ضيق
  daha fazlası ...
• koridor (n.)
  درب ضيق
  daha fazlası ...
• pist (n.)
  معبر ضيق
  daha fazlası ...
• psikolojik daralma
  ضيق نفساني
  daha fazlası ...
• ufku dar
  ضيق الأفـــق
  daha fazlası ...
• kanyon (n.)
  واد ضيق
  daha fazlası ...
• dekan (n.)
  واد ضيق
  daha fazlası ...
• can sıkıntısı
  ضيق النَّفْس
  daha fazlası ...
• kızgın (adj.)
  ضيق الخلق
  daha fazlası ...

örneklerde

• Pek sıcak bir ortam.
  مكان ضيق
• Yerimiz biraz dar.
  المكان ضيّق
• İçerisi biraz gürültülü ve kapalı gelebilir.
  قد يكون الصّوتُ عالياً قليلاً وقد تشعرُ برهبةِ ضيق المكان
• Sen neden geri döndün?
  قد يكون الصّوتُ عالياً قليلاً وقد تشعرُ برهبةِ ضيق المكان
• Küçük bir yer?
  هل المكان ضيق؟
• Bu oda hiç fena değil.
  لدينا مكان ضيق هنا
• Küçük bir yer, değil mi?
  هل المكان ضيق؟
• Burası biraz havasız kalmış.
  مكان ضيق هنا
• Anladın mı?
  المكان الضيق الغبي
• Çorabım yırtıldı.
  المكان ضيق جداً